Pages

29 Ekim 2010 Cuma



BURUN

Bir insana kokuları nasıl hissettiği sorulsa, muhtemelen "burnumla" diyecektir. Oysa bazı insanların kesin bir gerçek olarak gördüğü bu cevap doğru değildir. Yale Üniversitesi'nden nöroloji profesörü olan Gordon Shepherd "Burnumuzla kokladığımızı düşünürüz, ama bu sanki 'kulak memesi ile duyuyoruz' demek gibi bir ...şeydir" ( www.hhmi.org/senses/a/a110.htm) sözleriyle bunun doğru olmadığını açıklamaktadır.

Burunda "nasal epitelyum" adı verilen hassas bir zar üzerinde birbirinden farklı kokuları hissederiz. Bunda 50 milyon kadar sinir hücresi bulunmaktadır. Bu hücrelerin şekli ile koku moleküllerinin şekli birbiri ile tam uyumludur. Koku molekülleri sadece kendi şekline uyan proteine tutunur ve bir kutuplaşma başlar. Bu kutuplaşma bir elektrik enerjisi meydana getirir ve algılanan kokunun elektrik sinyalleri alnın hemen altındaki koku alma alanına ulaşır. Burada farklı hücrelerden gelen bilgiler değerlendirilir ve çeşitli beyin yapılarına gönderilerek, "koku"nun nasıl ve neye ait olduğu belirlenir. Beyne gidecek bir sinyalin başlaması için molekülün yalnızca bir parçasının belirlenen alana rahatça uyması yeterlidir. 

Eğer molekül bükülgense birden fazla alana uyabilir. Bu durumda karmaşık bir durum meydana gelir ve kokuları birbirine benzetebilir veya aynı anda tek bir koku ile birden fazla nesnenin zihnimizde belirmesini sağlayabiliriz. Örneğin burnumuza gelen bir çiçek kokusudur, ama biz onu aynı zamanda bir parfüme veya bir meyveye benzetebiliriz.

Sonuçta bizim güzel ya da çirkin diye adlandırdığımız kokuların hepsi, uçucu moleküllerin etkileşimlerinin elektrik sinyaline dönüştürüldükten sonra beyindeki algılanış biçimlerinden başka birşey değildir. Bir parfümü, bir çiçeği, sevdiğiniz bir yemeğin ya da denizin kokusunu, hoşunuza giden ya da gitmeyen her türlü kokuyu beyninizde algılarsınız. Fakat aslında koku molekülleri beyne hiçbir zaman ulaşamaz.

Kokunun bir algı olduğunu anlamak için rüyaları düşünmek de faydalı olabilir. İnsanlar rüyalarında nasıl tüm görüntüleri son derece gerçekçi bir şekilde görebiliyorlarsa aynı şekilde rüyalarında bütün kokuları da gerçekte olduğu gibi hissederler. Örneğin rüyasında restorana giden bir kişi yemeğini menüdeki yiyeceklerin kokuları arasında yemekte, deniz kenarına gezintiye çıkan biri denizin kendine has kokusunu duymakta, papatya bahçesine giren birisi o mükemmel kokulardan haz duymaktadır. Ya da bir başkası parfümeri mağazasına girip kendisine parfüm seçebilmekte ve hatta tek tek bu parfümlerin kokusunu ayırt edebilmektedir. Herşey öylesine gerçekçidir ki kişi, uykusundan uyandığında bu duruma şaşırabilmektedir.

Görüldüğü gibi bir görüntünün zihnimizde oluşması için, dışarıda bir kaynak olmasına ihtiyaç yoktur. Aynı durum koku algısı için geçerlidir. Nasıl ki rüyanızda veya hayalinizde olmayan bir kokuyu duyabiliyorsanız, gerçek hayatta da kokusunu duyduğunuz nesnelerin dışınızdaki hallerinin nasıl olduğunu bilemezsiniz. Asla onların asılları ile muhatap olamazsınız.

Peki beynimizin dışında kokunun olduğuna nasıl emin olabiliriz?

Ve çeşit çeşit kjokuları beynimizin içinde algılayan, koklayan kimdir?